IMSI Yöntemi

IMSI-01

IMSI (İntrastoplazmik Morfolojik Seçilmiş Sperm Enjeksiyonu)

İyi bir sperm ile iyi bir yumurtanın birleşmesi sonucu iyi bir embriyo oluşur. Embrio ne kadar iyi ise endometriumun (rahim içi tabakasınını) embrioyu kabul etme kapasitesi (endometrium receptivitesi) ne kadar iyi ise gebe kalma oranı o kadar yüksek olur. Dolayısıyla tüp bebekle uğraşan doktorların birinci amacı iyi yumurta ve sperm elde etmektir.

IMSI-02

Erkeğe bağlı infertilite vakalarında spermin sayısında, hareketli oranında ve morfolojik yapısında bozukluklar olmaktadır. Bazı hastalarda bu bozukluklar hafif olurken bazılarında çok ileri derecede olabilmektedir. İyi embriyo elde edebilmek için bu spermlerden en sağlıklısını bulmamız gerekir. Yakın zamanlara kadar bunun için ICSİ işleminden yararlanılıyordu. Fakat Standart ICSI ( intrastoplazmik sperm enjeksiyonu = mikroinjeksyon) işleminde spermler 400 kat büyütülebilmektedir. Bu büyütme ile spermin baş yapısı, boyun yapısı ve kuyruk yapısı gibi morfolojik özellikleri incelemek mümkün olabiliyor. Fakat sperm başında yer alan organeller, hücre çekirdeği ve vakuol gibi olmaması gereken yapıların incelenmesi mümkün olmuyor.

İMSİ tekniğinde ise spermler özel mikroskoplar kullanılarak 6.000-8.000 kat büyütülebiliyor. Bu sayede spermlerin morfolojik analizlerinin daha sağlıklı bir şekilde yapılması ve sperm başının hücre içi yapılarının incelenmesi mümkün oluyor. Seçilmiş bu spermlerle yapılan ICSI işleminde hem standart ICSI işlemine göre gebelik oranı daha yüksek oluyor, hem de gebelik gerçekleştiğinde düşük oranı daha az oluyor.

IMSI tekniği başlangıçta sperm morfolojik bozukluklarında kullanırken, giderek kullanım alanının genişlediğini görmekteyiz. Günümüzde sperm patolojileri dışında aşağıdaki indikasyonlarda da İMSİ yöntemi uygulanabilmektedir.

  1. İyi yumurta kalitesine rağmen daha önceki IVF uygulamalarında iyi kalite embrio edilememiş kişilerde,
  2. Az sayıda yumurtası olan bayanlarda fertilizasyon oranını arttırmak amacıyla
  3. Daha önceki gebeliklerinde tekrarlayan düşük olanlarda
  4. Daha önce başarısız tüp bebek tedavisi  öyküsü olanlarda